Yeme bozukluğu, altında psikolojik nedenlerin yattığı ancak dışarıya bedensel kaygı ve beslenme davranışlarıyla ortaya çıkan ruhsal bir rahatsızlıktır.

    Anoreksiya nevroza, blumiya nervoza , ortoreksiya nevroza , binge eating disorder gibi yaygın çeşitleri çoğu kadının günlük yaşantısını bir ızdıraba dönüştürmektedir. Sosyalleşme korkusu, beğenilmeme kaygısı gibi stres yaratan durumlardan; bağışıklık sisteminin çökmesine ve depresyona kadar uzanan sonuçları yaşanmaktadır.

    Yeme bozukluğu teşhisini bu konuda uzman bir psikolog yapmalıdır ve tedavinin ilk adımı uzun soluklu bir terapi sürecine başlamaktır. Uzman psikologun onayı ile birlikte birey; kısıtlamalar ve katı kurallar içermeyen listelerle, sağlıklı beden algısı yaratmasına yardımcı olacak bir beslenme uzmanı ile tedavisine devam etmelidir.

    İyileşme yolunda ilerlerken en önemli motivasyon bireyin kendi isteğidir. Kendini mutsuz hissettiği ortamlardan, insan gruplarından ve mekanlardan uzak tutmalı. Aklını yemeklerden uzaklaştıracak bir hobi ile kendini desteklemelidir.

Yeme Bozukluğu Tedavisinde Beslenme Nasıl Olmalı?

  • Uzun saatler aç kalınmamalı
  • Düşük kalori yerine olması gereken, sağlıklı besin değerlerine sahip ideal kalori ile beslenilmeli
  • Gıdalar “sağlıklı” ya da “sağlıksız” olarak etiketlenmemeli
  • Ruhsal sağlığı olumlu yönden etkileyen D vitamini takviyesi alınmalı
  • Kişinin fazla tüketmeye meyilli olduğu sert kabuklu yemişler, kuru meyveler gibi besinler bir süre diyetten elimine edilmeli

 

    Ayrıca kişi, odağını yiyeceklerden uzak tutabilmek  için kendine iyi gelecek hobiler edinmeli. Yeni bir egzersiz çeşidi, müzik aleti çalma, el sanatları gibi meditatif etkili hobiler önermekteyim.